8 Temmuz 2025 Salı

Gerçeğin Kurgusu Dolaşımda




Gerçeğin Kurgusu Dolaşımda

Düşünceler artık yalnızca içeriğiyle değil, bağlamıyla da tehdit altında. Bir sözün hangi duyguyla, hangi koşulda, hangi olayın ardından söylendiği fark etmiyor; bugün yalnızca işe yarayan kısmı alınıyor, kesiliyor, yapıştırılıyor ve yeniden dolaşıma sokuluyor. Üstelik bunu yalnızca siyasi otoriteler yapmıyor; bu durum halkın gündelik pratiğine dönüşmüş, bir hakikat inşası biçimi hâline gelmiş durumda.

Yıllar önce söylenmiş bir cümle, bağlamından koparılarak güncel bir tartışmanın ortasına yerleştirilebiliyor. İnsanlar, sanki hayatınızı tanımlayan tek cümle oymuş gibi davranabiliyor. O sözün nerede, ne zaman, hangi olayın ardından söylendiği; öncesi ve sonrası; kısacası sözün zemini bütünüyle ihmal ediliyor. Bu seçici hafıza hali, yalnızca bireysel itibarı zedelemekle kalmıyor; aynı zamanda insanların hakikat algısını da tahrip ediyor.

Toplumun önemli bir kesiminde sorgulama yerine ezber; bağlam yerine önyargı; anlam yerine ise etiket tercih ediliyor. Artık bir kişinin ne söylediğinin önemi yok, başkalarının onun adına neyi söylediği belirleyici hâle gelmiştir.

Sözün bağlamından koparıldığında nasıl bir silaha dönüşebileceğini fark etmeyen bir toplum, hakikatin korunmasına da pek istekli olmaz. Bu nedenle zihnimi sıkça meşgul eden bir soru var: Acaba bu toplum neden bu kadar kolay yönetiliyor? Belki de mesele yalnızca nasıl yönetildiğimizle ilgili değildir; nasıl düşünmeye razı olduğumuz sorusuyla da doğrudan ilişkilidir. Çünkü bağlamı hiçe sayan, çarpıtılmış gerçekliklere alışkın bir halk, kendisine benzer biçimlerde yönetilmeyi doğal kabul eder.

Yaşar Kemal'in Halkın Kalbinde Bir Aşk ve Direniş Efsanesi: Ağrı Dağı’nın Mitolojik Anlatısı

  Yaşar Kemal'in Halkın Kalbinde Bir Aşk ve Direniş Efsanesi: Ağrı Dağı’nın Mitolojik Anlatısı Yaşar Kemal'in Ağrı Dağı Efsanesi, ...