11 Haziran 2025 Çarşamba

Mustafa Kutlu’nun Hayat Güzeldir Kitabına Dair

 

Mustafa Kutlu’nun Hayat Güzeldir Kitabına Dair

Mustafa Kutlu’nun Hayat Güzeldir adlı eseri, kısa hikâyelerden oluşan, hayata dair durup düşündüren, insanın kalbine usulca dokunan metinler toplamıdır. Hikâyeler, sanki içimizde sessizce yaşayıp da dile getiremediğimiz duyguların ve özlemlerin söze dökülmüş hâlidir.

Kitabın ilk hikâyesi, iki çocuğun bir simidi paylaşması üzerine kuruludur. Ama aslında mesele bir simidi ikiye bölmekten çok daha büyüktür: Paylaşmak, adil olmak ve yaşamın sadece insanlara ait olmadığını hatırlamak… Çocuklar, simidin fazla kalan kısmını kuşlara verirken, bize de bu dünyada birlikte yaşamanın inceliğini, merhametin güzelliğini ve küçücük eylemlerin nasıl büyük anlamlar taşıdığını gösterirler. Bu hikâye, daha ilk sayfadan itibaren kalbimizi yumuşatır, yüzümüze fark ettirmeden bir tebessüm bırakır.

Kitapta beni en çok etkileyen hikâyelerden biri, mahalleye gelen fakir bir kadına yardım eden hacı ağabey ile muhtarın hikâyesi oldu. Onların davranışları, insan olmanın vakarını taşıyan birer örnektir. Kimseye gösteriş yapmadan, kimseyi incitmeden, kendi iç dünyalarındaki iyilikle hareket eden bu karakterler, gerçek birer ahlaki pusula gibidir.

Bir başka öyküde karşımıza çıkan İbrahim ve Ayşe’nin hikâyesi, şehirde ayakta kalmaya çalışan iki mazlum ruhun birbirini bulmasının ne kadar kıymetli olduğunu gösteriyor. Onların karşılaşması, bir tesadüften öte Tanrı’nın ince bir dokunuşu hissini uyandırıyor. Hayatın kalabalığı içinde, insanın insanla buluşması hâlâ mümkündür düşüncesi insanı mutlu ediyor.

Ve yaşlı bir adamın bakkal dükkânını kapatıp bir köye yerleşme kararı… Bu kararın arkasında yorgun bir ruhun dinginlik arayışı, hayattan çekilmeyen ama hayata daha yakından temas etme arzusu vardır. Ailesinin başta anlam veremediği bu karar, birlikte geçirdikleri bir yaz mevsimiyle anlam kazanır. O yaz aileye; hayatın asıl güzelliğinin, doğanın sesinde, birlikte geçirilen sade zamanlarda saklı olduğunu hatırlatır. Belki de o yaz, herkesin ömrü boyunca özlemini çektiği ama yaşamaya cesaret edemediği bir huzurun temsilidir.

Kutlu, Hayat Güzel’dir adlı kitabında; ölümün kaçınılmazlığını, yoksulluğun içindeki onuru, yardımseverliğin iyileştirici gücünü ve en önemlisi de iyiliğin sıradan hayatların içinde nasıl var olduğunu gösterir.

Kitabı kapattıktan sonra geriye kalan duygu şudur: Biz bu dünyada çok kısa bir süreliğine kalıyoruz. Geçiciliğimizin farkına vardığımızda, geride kalanın sadece bıraktığımız iyilikler olduğunu daha iyi anlıyoruz. Ne mal ne başarı ne gösteriş ne unvan… Sadece bir simidin paylaşımı, bir selam, bir çay ikramı, bir kadına uzatılan yardım eli kalıyor geride.

Hayat Güzeldir, bu anlamda bir farkındalık çağrısıdır. Kalabalıkların içinde yitip gitmeden önce, durup düşünmeye çağırır bizi.

 

HAMİDİYE TARIM LİSESİ BURSA: BİR ZİRAAT İDEALİNİN ZAMANLAR ÜSTÜ HAFIZASI

  HAMİDİYE TARIM LİSESİ BURSA: BİR ZİRAAT İDEALİNİN ZAMANLAR ÜSTÜ HAFIZASI Hamidiye Ziraat Mektebi, 1891 yılında Sultan II. Abdülhamid’in ...